Kopenhag Gezi Rehberi

Dünyanın en mutlu insanlarının ülkesi Danimarka’nın başkenti Kopenhag, tarihi sokakları, renkli evleri, refah seviyesi ile insanın hayallerini süslüyor. Uzun süredir görmek istediğimiz Kopenhag’a, Ocak ayında bir hafta sonu için bir gezi planladık. Yazının en sonunda yer alan notlar kısmında tüm lokasyonları pinlediğim Google Maps haritasını bulabilirsiniz.

Kopenhag Gezi Rehberi: Ulaşım

Uçağımız sabaha karşı 02.00’de Kopenhag havalimanına indi. İlk olarak havalimanında kişi başı 5 Euro ödeyerek metro, otobüs, trende kullanılabilen Travel Pass tipi bilet aldık. Ardından metro ile kalacağımız eve geçtik. Aylardan Ocak olmasına ve havanın oldukça soğuk olmasına rağmen şehirde mümkün olduğu kadar yürüyerek gezdik.

Kopenhag Gezi Rehberi: Konaklama

Kopenhag yaşam maliyetleri açısından Avrupa’nın en pahalı şehirlerinden birisi. Dolayısıyla bu pahalı şehirde konaklama için airbnb üzerinden Danimarkalı bir ailenin evinde bir oda kiraladık. Kaldığımız yerin Airbnb linkini burada bulabilirsiniz.

Şehirdeki hotel seçeneklerine buradan ulaşabilirsiniz. Bizim kaldığımız ev Nuuks Plads St. metro durağına çok yakın bir yerdeydi ve ulaşım konusunda hiç sıkıntı çekmedik. Size de tam şehir merkezinde olmasa da metro durağına yürüme mesafesi olarak yakın bir yerde konaklamanızı tavsiye ederim.

Kopenhag Gezi Rehberi: Ne Zaman Gidilir?

Kopenhag’ı ziyaret etmek için en iyi zamanın Mart – Ağustos dönemi olduğu söyleniyor. Ancak biz söylendiği gibi en güzel zamanda değil, kışın tam ortasında oradaydık. 🙂 Açıkcası çok üşüyen bir insan olarak, havanın korktuğum kadar kötü olmadığını söyleyebilirim.

Kuzey ülkelerinde kış aylarında güneş çok erken batıyor. Kopenhag için güneşin batış saatini kontrol ettiğimizde 16.30 gibi havanın kararmaya başlayacağını gördük. Bence kışın gitmenin dezavantajı soğuk değil de havanın erken kararması.

Kopenhag Gezi Rehberi: İnternet

Gezerken internet sıkıntısı yaşamak istemiyorsanız Airalo üzerinden buradan e-sim alabilirsiniz. Airalo’yu ilk kullanımızda e-sim satın alırken IAMONT3974 kodunu kullanırsanız 3$ lık bir indirim alıcaksınız. 🙂

Kopenhag Gezi Rehberi: Gezilecek Yerler

Bu güzel şehri güneş ışığı ile görmemiz için kısıtlı zamanımız olduğunu için sabahları erken kalktık. Sıkıca giyinip, yeni bir şehir görme heyecanı ile kendimizi sokaklara attık. Kaldığımız ev soğuk havaya rağmen yürüyüp şehir merkezine ulaşabileceğimiz bir konumdaydı.

Nyhavn

İlk olarak Nyhavn bölgesine geldik. Burası şehrin en renkli, en imza noktalarından birisi. Nyhavn, eskiden dünyanın her yerinden gemilerin geldiği, çok işlek bir limanmış. Şimdi bu bölge restoranlar, kafeler ile dolu. Kış olmasına, havanın soğuk olmasına rağmen bile hareketli olan bu bölge, kuşkusuz yazın güzel havalarda çok daha canlı ve cıvıl cıvıldır.

Amelienborg Sarayı

Nyhavn’den sonra Amelienborg Sarayı‘na yürüdük. Burası 17.yy’da şehrin tam merkezine yapılmış ve dört tane birebir aynı binadan oluşan bir saray. Kraliyet ailesinin yaşadığı bu saray, kraliyet muhafızları tarafından korunuyor. Biz muhafızların üniformalarını, İngiliz muhafızlarının üniformalarına çok benzettik. Saray’ın bir kısmı müze olarak kullanılıyor ve ziyarete açık.

Ancak biz hava kararmadan dışarıda görülecek yerlere gitmeyi tercih ettik ve müzeye girmedik. Saray’ın avlusunda Frederik V’ın heykeli yer alıyor. Söylenene göre bu heykel, alanda yer alan dört binanın toplamından bile daha maliyetli olmuş.

Frederik Kilisesi

Sarayın hemen karşısında Frederik Kilisesi diğer bir adı ile Mermer Kilise (Marble Church) yer alıyor. Mermer Kilise, İskandinavya bölgesindeki en yüksek kubbeye sahip kilise. İçi de dışı gibi oldukça etkileyici.

Buradan sonra, yolumuzun üzerindeki bir marketten (7-Eleven) birer kruvasan ve sıcak kahve alarak öğle yemeğimizi yemiş olduk. Kahve ve kruvasana kişi başı 6 Euro verdik.

Kahve ile ısınıp, yürüyerek St.Alban Kilisesi‘ne vardık. Gotik tarzda yapılan bu kilise, kuru dalların ve buz tutmuş nehrin yanında tam olarak film sahnesinden çıkmış gibi duruyordu. Burada aynı zamanda mitolojik bir efsaneyi anlatan Gefion Çeşmesi yer alıyor. Havanın soğukluğundan dolayı hem çeşmenin suyu, hem binanın yanındaki koskoca nehir buz tutmuştu.

The Little Mermaid

Kopenhag’ın simgelerinden birisi haline gelen Deniz Kızı, açıkcası bizim tahmin ettiğimizden daha küçük bir heykeldi. Kopenhag denildiğinde akla gelen ilk şeylerden birisi olan bu ikonik Deniz Kızı, Danimarkalı ünlü yazar Hans Christian Andersen’ın hikayelerindeki bir karakter.

View this post on Instagram

A post shared by iamontravel 🌍 (@iamontravel)

Tivoli Gardens

İkinci günümüzde sabah yine erkenden kalkıp, dolaşmaya çıktık. En çok merak ettiğim yerlerden birisi olan Tivoli Gardens biz oradayken kapalıydı. Tivoli Gardens, 1843’den beri çalışan, şehrin merkezinde yer alan büyük bir lunapark ve aynı zamanda büyük bir bahçe. Kendisi dünyanın en eski ve hala çalışan ikinci parkı. Park, Nisan – Eylül ayları arasında açık oluyor. Daha detaylı bilgi almak ve bilet fiyatlarına bakmak isterseniz buradan bakabilirsiniz.

Carslberg Bira Fabrikası

Şehir merkezinden bir otobüse binerek Carslberg Bira Fabrikası‘na geldik. Fabrikanın etrafında yol ve çevre çalışmasından dolayı türlü bariyerler olduğu için ulaşması biraz sıkıntılı oldu. Ancak vardığımızda kale gibi bir bina ile karşılaştık. Burada Carslberg birasının nasıl yapıldığını başından sonuna kadar görebilir, isterseniz satış mağazasından alışveriş yapabilirsiniz.

Satış mağazasındaki bu hediye paketini biz çok sevdik. 🙂

Freetown Christiania

Fabrikadan sonra hedefimiz Freetown Christiania idi. Christiania, Kopenhag içerisinde bulunan ve 1000 kadar kişinin yaşadığı özerk bir bölge. Özgür Şehir’in kendi bayrağı ve kendi kuralları var.

İlk olarak, alana giriş yaptığımızda bölgenin 3 temel kuralının yazılı olduğu bir tabela hemen dikkatimizi çekti. 1- Eğlen, 2- Fotoğraf çekmek yok, 3- Koşmak yok. Christiania’da esrar içmek ve satmak serbest. İnsanlar tezgahlardan istedikleri şekilde alışverişlerini yapıyorlar. Açıkcası biz bölgede dolaşırken, çok göze batmayacak şekilde fotoğraf çektik. Yani ikinci kuralı sessizce çiğnedik ve bir sıkıntı olmadı.:) Ancak insanların, özellikle de tezgahların fotoğraflarını çekmeniz sorun olabilir.

Kendi bayrağı, ulusal marşı, kuralları olan bu bölgenin tabii ki kendine özel birası da var. Özgür Şehir içerisinde yer alan barlardan bir tanesine geçip, dünya üzerinde başka hiç bir yerde içemeyeceğimiz Christiania birasından denedik. Tadını sevdik ve bu şişeyi hatıra olduk yanımızda getirdik.

Strøget Caddesi

Havanın kararması ile birlikte ünlü alışveriş caddesi Strøget‘e geldik. Bu ışıl ışıl sokaklarda gezip, kalabalığın arasına karıştık. Hediyelik bir şey bakıyorsanız, burada pek çok seçenek bulabilirsiniz. Biz magnet, pin gibi küçük eşyaların yanında bir kutu meşhur Danish Cookie aldık. Aynı cadde üzerinde yer alan Flying Tigers‘da çok güzel şeyler vardı, yalnız baştan uyarıyorum çünkü kendinizi orada kaybedebilirsiniz. 🙂

Kopenhag Gezi Rehberi: Aktiviteler

Kopenhag’da rehber eşliğinde şehir turu, hava güzel ise tekne turu yapabilir, müzeleri gezebilirsiniz. Bu ve benzeri pek çok aktiviteye buradan bakıp, isterseniz biletlerinizi online olarak alabilirsiniz.

Kopenhag Gezi Rehberi: Yeme İçme

Kopenhag, Kuzey ülkeleri arasından en çok Michelin yıldızlı restoranın olduğu şehir. Bu restoranların en ünlüsü Noma’da rezervasyonlar neredeyse bir sene öncesinden yapılıyor. Bu ünlü restoranların yanısıra Kopenhag’da damak zevkinize göre her çeşit yemek yiyebileceğiniz bir yer bulabilirsiniz. Kopenhag’daki pastaneler gerçekten çok başarılı, ekşi mayalı ekmekleri, tatlıları efsane. Yolunuz düşerse pastanelerine bir göz atmanızı tavsiye ederim.

Daha önce pahalılığından bahsettiğim Kopenhag’da, restoran ve yeme içme fiyatları da oldukça yüksekti. Biz, kaldığımız eve yakın bir marketten alışveriş yapıp yemeklerimizi genelde evde yedik.

Kopenhag Gezi Rehberi: Notlar & Tavsiyeler & Kapanış

• Gezilecek yerleri ve restoranları sırası ile Google Maps üzerinde pinledim. Aşağıdaki haritayı kaydederseniz, internetiniz olmasa bile konumlara kolayca ulaşabilirsiniz.
• Kopenhag’da hemen hemen her yerde kredi kartı geçiyor. Public tuvaletlerde dahi ödemeyi kart ile yapıyorsunuz. Yani yanınıza çok fazla nakit yapmasanız da olur.
• Genel olarak Kopenhag’da geçirdiğimiz zamandan çok keyif aldık. Burası insanları, tarihi, bazen modern bazen gotik havası ile mutlaka gezilip, görülmesi gereken yerlerden birisi. Havaların güzel olduğu başka bir zamanda tekrar görüşmek üzere!
• Diğer Avrupa şehirleri ile ilgili yazılarıma buradan ulaşabilirsiniz.