Koronavirüs Dönemindeki İlk Uçak Yolculuğumuz

Koronavirüs dönemi yaptığımız ilk yolculuk Kuveyt’den Türkiye’ye idi. Bu uçak yolculuğumuzu ve yaşadıklarımızı anlatmadan önce biraz durumumuzdan bahsetmem iyi olucak diye düşünüyorum.

Koronavirüs Dönemi: Kuveyt

Kısaca özetlemek gerekirse 12 Mart 2020’de Covid-19 tedbirleri kapsamında Kuveyt, havalimanını tüm uçuşlara süresi belirsiz bir şekilde kapattı. Biz bu haberi ilk duyduğumuzda iki üç hafta sonra tekrar açarlar diye düşünüyorduk. Ancak maalesef öyle olmadı ve havalimanı 1 Ağustos 2020 tarihine kadar kapalı kaldı. Bu süre boyunca tahliye uçuşları ile ülkeden çıkış yapmak mümkündü. Ancak ülkeye sadece Kuveyt vatandaşları giriş yapabiliyordu. Ülkeye expatların tekrar ne zaman gir çık yapmaya başlayabilecekleri Temmuz 2020 sonlarında belli oldu; o kutlu gün 1 Ağustos idi.

Bütün bu Kuveyt’te kapalı kalma dönemi boyunca ister istemez kendimizi hep ülkemizde, ailemizin yanında hayal ettik durduk. Son aylarda özlem seviyemiz arttıkça sabırsızlığımız da arttı. Ailelerimiz için de bizim için de zorlu bir süreç oldu. Bir yandan bu kimsenin alışık olmadığı pandemik koşulları, bir yandan da hiç olmadığı kadar birbirimizden uzak kalmamız ve özlem. Havalimanının açılacağını duyduğumuz gibi biletlere bakmaya başladık. Ancak virüs kapmaktan korktuğumuz için önce birkaç hafta bekleyip görmek istedik. Uçuşlar nasıl oluyor, gerçekten güvenli mi, ülkeden çıkanların ya da gelenlerin neler yapması gerekiyor gözlemledik. Bunların hepsini görüp emin olduktan sonra 4 Eylül 2020 tarihine gidiş biletimizi aldık!

Koronavirüs Dönemi: Uçuş öncesi neler yaptık?

Öncelikle Kuveyt’ten çıkış yapmadan önce Musafir adlı uygulama üzerinden uçuş ve kimlik bilgilerimizi girmemiz gerekiyor. Uçuş için uzun kollu bir sweatshirt ve uzun bacak bir eşofman altı giydim. Yanımıza medikal maske, N95, yüz siperi, birkaç dezenfektan, küçük kolonya, pudrasız eldiven, dettol marka ıslak mendil aldık. Havalimanı eski dönemlerine kıyasla oldukça boş idi. Herkes sosyal mesafe kurallarına uyarak hareket ediyordu.

Koronavirus donemi yolculuk kuveyt havalimanı

Koronavirüs Dönemi Yolculuk: Uçuş

Bavullarımızı verdikten sonra medikal maskelerimizi N95 ile değiştirerek uçağımıza geçtik. Uçağa girişte Türk Hava Yolları ekibi herkese hijyen kiti dağıttı. Bu kitin içerisinde bir antibakteriyel ıslak mendil ve bir medikal maske vardı. Uçuş sırasında oldukça dikkatliydik, kabin görevlileri yemekleri paket şeklinde yolculara dağıttılar. Biz uçakta bir şey yemek istemediğimiz için pakete dokunmadık bile. Ancak ne yazık ki uçaktaki herkesin bizimle aynı dikkate ve özene sahip olduğunu söyleyemeyeceğim. Havayolu firması ücretsiz maske dağıtmasına rağmen bazı yolcular nedense maske takmama konusunda inat ediyorlardı. Kimisi maskeyi çenesinde tuttu, kimisi alnında, kimisi de uyurken maskesini çıkardı. Kabin görevlileri tüm bu hareketleri görüp yolcuları tek tek uyardı, ancak biz izlerken bile yorulduk eminim onlar bu hareketlerden çok yorulmuşlardır.

Koronavirüs Dönemi: İstanbul’a iniş ve havalimanı

Üç buçuk saatin ardından güzel İstanbul pencereden gözüktü ve sonunda kavuştuk. Uçak indikten sonra herkes bavulunu almak için ayağa kalktı. Orada bir iç içe girme, dip dibe durma, sosyal mesafe kuralları bir anda yok sayıldı. Sabiha Gökçen Havalimanı’na girdiğimiz zaman hemen eldivenlerden kurtulduk. Pasaport sırasında görevli maskemizi ve siperliğimizi çıkartmadan geçebileceğimizi söyledi. Fast Track kullanarak hiç sıra beklemeden pasaport kontrolünden geçtik. Temiz havaya çıktığımızda siperlik ve maskeden kurtulduk ve derin bir nefes aldık! Gerçek ve ferah bir nefes, Oh be! Eve gittiğimizde uçuş esnasında üzerimizde olan tüm kıyafetleri uzun programda yıkadık ve tertemiz bir şekilde varmış olduk!

Koronavirus donemi yolculuk pencereden istanbul

Koronavirüs Dönemi Yolculuk: Kuveyt’e dönüş

Kuveyt, ülkeye giriş yapacak herkesten onaylı hastaneler listesinden alınmış PCR testi istiyor. Testi uçuştan 96 saat önce yaptırmanız gerekiyor. Biz, uçuşumuza 3 gün kala testimizi olduk ve sonuçları bir sonraki gün aldık. Sonuçlar negatifti 🙂 Hem Türkçe hem İngilizce olarak hazırlanan test sonuçlarını hastaneye giderek elden teslim aldık. Ancak hastaneye gitmek istemiyorsanız, sonuçlara e-nabız’dan bakabilirsiniz ve çıktısını alabilirsiniz.

Dönüş uçuşumuz İstanbul Havalimanı’ndan idi. Uçuş günü havalimanına 4 saat erken gittik ki herhangi bir sürpriz durumla karşılaşmayalım. Havalimanı içerisine sadece bileti olanlar girebildiği için içerisi oldukça sakindi. Havalimanının devasa olması ve yüksek tavanı içerisini oldukça refah bir hale getirmiş. Bavulları teslim ettikten sonra uçuş saatine kadar sorunsuzca zaman geçirdik. Uçağa geçmeden önce yine medikal maskelerimizi N95 ler ile değiştirdik, siperlik ve eldivenlerimizi giydik. Bolca kolonya, dezenfektan ile yolculuğa hazırdık.

THY uçuş ekibi uçak girişinde yine herkese hiyjen kiti dağıttı. Uçak çok kalabalıktı, neredeyse ekonomi sınıfı bir tane bile boş koltuk yoktu. Herkes maskesini taksa da oldukça tedirgin edici bir ortam vardı. Ancak en azından uçaktaki herkesin negatif test sonucu olduğunu biliyorduk. Keşke Türkiye de ülkeye kabul ettiği kişilerden negatif test sonucu istese. Kabin görevlileri yemekleri dağıttı ve yanyana oturan üç kişinin aynı anda yemek yemesinin yasak olduğunu söylediler. Biz zaten maskelerimizi çıkarmamak adına paketleri bile açmadık. Açıkçası ben bu kurala çok uyulduğunu da bu kuralın çok takip edilebilir olduğunu da düşünmüyorum.

Koronavirus donemi yolculuk thy ikram
Uçuş esnasında dağıtılan hijyen kiti ve yemek paketi

Koronavirüs Dönemi: Kuveyt’e iniş

Kuveyt, ülkeye yurtdışından gelen herkese 14 gün zorunlu karantina uyguluyor ve uçaktan inen yolcular arasından rastgele seçilen 10%’luk bir gruba havalimanında test yapıyor.

Biz, uçaktan inip havalimanına girdiğimiz anda kendimizi bir sırada bulduk. Sırada bize karantina boyunca kalacağımız adresi belirtmemiz için bir belge verdiler. Görevliler ile birebir görüşmek için sıramızı beklemeye başladık, sıranın gelmesi 30 dakika kadar sürdü. Bu bekleme sırasında yolcular arasından 10% luk grup havalimanında test oldu, biz teste sokulan grup arasında değildik. Sıra bize geldiğinde PCR testi sonuçlarımızı verdik, karantina adresimizi belirttik ve telefonumuzda Shlonik uygulamasının olduğunu gösterdik.

Shlonik; Kuveyt’in karantinaya giren insanları takip edebilmek için geliştirdiği bir uygulama. Ülkeye dışarıdan giren veya ülkede Covid-19 olup ev karantinası yapan herkeste bu uygulamanın yüklü olması gerekiyor. Uygulama gün içerisinde 6-7 kez bildirim gönderiyor ve kullanıcıdan selfie çekerek evde olduğunu kanıtlamasını istiyor. Bu bildirimleri kaçırır, selfie atmazsan para ve hapis cezası gibi yaptırımlar var. Görevliye uygulamanın telefonumuzda yüklü olduğunu gösterdikten sonra uygulamanın konumuma her zaman erişmesine izin vereceğimi, telefonumda her zaman internet bağlantısı olacağını, telefonumu karantina sürem boyunca hiç kapatmayacağımı belirten bir belge imzaladım. Bavullarımızı bir buçuk saat beklemenin ardından teslim aldık ve temiz bir taksi ile evimize döndük.

Koronavirüs Dönemi: Kuveyt’de Karantina

Türkiye’de geçirdiğimiz güzel günleri düşünerek, sağlıklı bir seyahat yapıp kötü bir şey yaşamadan gidip gelebildiğimiz için kendimizi şanslı hissederek karantinamınızın keyfini çıkartmaya başladık. Tam 14 gün boyunca evden dışarıya çıkmadık. Gün içerisindeki random zamanlarda gelen bildirimler ile uygulama üzerinden evde olduğumuzu kanıtladık. Bol bol film, dizi izledik ve zaman bir şekilde geçti 🙂

Kuveyt ile ilgili diğer yazılarıma buradan ulaşabilirsiniz.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: